SU VE ATEŞ
Suya ateş düştüğünde
toprağa su değende
gönül nazlı yara dost seçende
gök devrilir tepeler evrilir.
Tutkuyla uzatır kollarını memleket
gerçekliğin en iddialı yakışıklısına.
Genç yaşta yasaklanır hikmet.
Zaman durursa bir an
çarpar duvara kara gölgeler akıl darmaduman
ve insan kalmak zorlaşır.
Boşalır apansız duygular
bir tuhaf kaçar dizboyunda ölüm
doğan boşlukta kalıtlaşır öyküler
naçar nesline adanmalar serbestlenir.
Öykülere dadanan gözaltıcı iblisler
aldatışlara taş taşıyan zebaniler
çipil gözlülere alev dilli düdük...
Ateşe su çarpar
toprağa ateş kaynar
fısıldar adını sanını evren.
Doğanın vahşiliğinde yürekler kanar
baştan sona ıslanır memleket.
Kimse anlamaz dev aşkın ahengini
hoş anlasalar ne yazar
başı göğe ermiştir tepelerin
toprağa su değmiştir
dokunmuştur hayata ateş
dara düşmüştür dora
her devir teslimde altüst olur anılar.
Çılgınlaşır anlar karayazı
yeniden doğar filizlenir büyünür
ve ölünür muhakkak.
Çetin şartlarda metin olmaktır mesele
aslolan asalet aslolan memleket..
Talih kuşu tüner gerçeklik ötesine
tutsak gönüller adalete hasret...
Su değende toprağa
toprağa ateş düşen de
anaların yüreği ağzında
yepyeni öykülerde nice canlar yanar.
Derdo her can yakılan şiir...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.