SİMÜLASYON SEÇİMLER VE TEK ADAM REJİMİ...
Tek adam rejiminin iyi veya kötü olduğu görecelidir, tartışılabilir. Ama her seçimle birlikte önce şimdi zamanı değil deniyor. Sonra simülasyon seçimlerle tek adam rejimi tescilleniyor. Zaten ekonomik kriz kıskacında kurtarıcı beklemekten başka çare de yok gibi. Yok ama durum resmen eskisiyle idare ediliyor. Zamanla edilemeyebilir de. Yani tek adamlı rejim yönetimleri tüm dünyada sarpa sardığı gibi bu coğrafyada da sardı. Cümle alem gördü ama sığı, sığıntısı, kırıntısı kırk numara kırk ayak ipi yine göğüsledi. Sanki iyi de oldu gibi, tek adam enkazı tek adama kaldı. Uğraşsın dursun şimdi…
Yapacağı pek bir şey de yok aslında. Sorulacak soru şu her şey tamam da tek adam doğru adam mı? Cumhur son seçimde bire bir kılpayı üstünlükle arandığı doğruyu buldu. Hırstan kimse o gözle bakmıyor ama berbat eden abat etsin de görelim dedi cumhur. Ancak doğru adamlar istilasına uğrayan dünyada, tek adam rejimlerinin ve liderlerinin yaptıkları yapamadıkları değerlendirildiğinde karneler zayıf. Çok zayıflı. Hatta hakkıyla idarenin çok uzağında faşizan görüntüler hâkim. Benzer tek adamlı rejimlerin topunda her krizi yetersiz yönetme ve ukala tavırlılık pik seviyede. Piksel duruma tek adamın etrafına kümelenmiş bilindik tiplerin zaafları da eklenince tam isyanlık atmosfer…
Tek adam rejimlerinin en mükkeminde dahi en titiz muhalifliğe hemen kovuşturma ve kovalamaca var. Bu şu demek, toplumsal yaşamda doğruyu aramak, doğruya en yakını sorgulamak siyasi suç. Resmen rejim karşıtlığı. Tümünde tabanlı tabansız abartılarla yanlışları ve gerçekleri saklama ve söyletmeme gayreti. Öyle ki özel hayatlara düpedüz yoğunlaşma, eksik süreci yanlışlarla doğrulama polimi. Aslında bu doğrultu sapması kimin hayrına belli. Kimin çıkarına besbelli ama bakmak görmek, anlamak bilmek külliyen yasak...
Bu yasaksavar tavır tek adam rejimlerine özgü bir genelleme. Ayrıca fanatik politik çerçevede kalanlar bile seçim ve seçim sonrası vurguna rağmen tek adam rejiminin artık mükemmel bir model olmadığı düşüncesinde. Ayrıca bugün sen yarın bir başkası. Kulüp tutar gibi, fikstür gereği ev sahipliği veya misafirlik saltanatı...
Bu rejim bariz üstünlük kurmasa da her gelenin şartlı ve yanlı kendi iktidarını, kendi siyasal kültürünü yansıtma rejimi. Dönemlik, anlık ve sırasıyla tek adamlı faşizan rejim. Peki tek adam tek doğru adam mı? İşte rejimin bütün pozitif yanlarını suya götüren susuz getiren negatif yan bu. Yani tek adam rejiminde iktidarı kim eline geçirir ve hakimiyetinde tutarsa, yandaş yanaşık, cıvık yılışık siyasilerle, karikatür tipitiplerle basitleştirilebilir. Yani bayağı bir yönetim mekanizması. Üstün vasıflı olan sadece kafadaki tek adam. Cumhurun başı olanın yakın çevresi ve civarı kalbur üstülüğü kaldıramayacak denli ortacı, ortamcı, orta düzey, vasat vesaire. Bu yüzden rejimin antisosyal tutumlu ve sosyal yaşam tutuklusu taraftarları epey genişlese de en doğru modelin tek adam rejimi görülmesi gelip geçici heves...
Diğer her rejim, tam demokrasiler bile yetersiz ve yararsız sayılsa da öylesine banal duygu ve inanç genelleştirilmesiyle kurtarılamayacak bir rejim tek adam rejimi. Açıkçası karşılıklı sürümlerle komünist veya faşist diye adlandırılabilir. Ama dincilik boca edilmişi en telikelisi. Bu yüzden nevrotik destekleme ve kabullenme de bir yere kadar. Hal böyle olunca tek adam rejimi en doğru, dosdoğru rejim demek, en tepeye bir tek adam, tek bir zat koyup peşine safiyane güdülenmek sadece sömürenlerin elini güçlendirir. Yani sömürü mübarek havasında süreklilik arz eder. O kadar.
Hakikaten aşkın aşırılık, güçlüden güç devşirme timsali tek adam rejimi zamanla halkın gözünden düşer. İyi veya kötü ötesinde timsah gözyaşları döktüren aşamaya geçilir. Hiç gereği yokken bu tek adam rejimi en alası sayılsın diye psikolojik analiz ve sosyolojik değerlendirmelere hiç gerek yok. Tek Adam rejimi iyi veya kötü demenin de gereği yok. Zamanla iyi hatta çok iyi diyenler nasıl olsa yakın zamana azalacak. Çünkü bu rejim her dokuya ulaşabilir, her katmana dokunabilir değil. Sadece yalancı ve yanıltıcı bir kuvveti övüyor, tam karşıtlarını da oluşturuyor. Özgürlükleri kısıtlayarak bana karşı durmak ne mümkün havası basılıyor. Yemezler. O halde tek adam rejimi doğru, tek adam da en doğrusu demek vardiyalı bir rejim. Elde bu var diye buna katlanmak ve daha doğrusunu aramamak garip çelişki. Bu simülasyon seçim odaklı tek adam rejimi dayatması pek yakında layığını bulur. Hatta daha yerel seçimlere varmadan en doğru rejim bu rejim değilmiş gerçeği akıllara sabitlenir. Şimdilik başka çare yokmuşçasına, siyasi ortam idare ediliyor. Özellikle yerel sonrası tek adam rejimi iyi veya kötü olduğuna bakılmaksızın mutlaka ciddi değerlendirilmeye tabi tutulabilir...
Politik tabiatın gereği tek adam rejiminin en doğru adamı doğru yoldan sapmaz, antidemokratik yaptırımların dozunu artırmaz ise ömrünü uzatır. Yaş aldıkça yaş tahtaya bastıkça ömrü kısalır. Ancak ister bu durumda ister aksi halde ortada ne cumhur kalır ne de cumhuriyet...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.