TAM SAHA PRESS, YIKILMAZ BLOKSS...

5 Ocak 2024 Cuma

İKİNCİ YÜZYIL SİYASETİ TAM YOL İLERİ…

 

İKİNCİ YÜZYIL SİYASETİ TAM YOL İLERİ…

 

Yüzyıllık emaneti hiçe sayarak, başı sonu belli hikâyelere kandı bu millet. Din destekli, arabesk güdümlü siyaset, ikinci yüzyılın hemen başında yine arabilere tosladı. Vasat zihniyet vahasız çöllerde vahabilere rastladı. Ve bir sene daha hayratı alem, hoyratça uğurlandı. Bu çalkantılarla yeni yılda Türkiye nasıl kurulur veya kurulamaz, açıkça bir kez daha görüldü. Koca memleketin silueti nasıl bozulur, sinir sistemi ile nasıl oynanır, yılın hemen başında hanelerden içeri düştü. Yeni yıl saydırımları savuranlar, adanmışlık ağındaki adamcıklar ve dört ayaklı adamsılar, ağır safari kisvesindeki saflar, köşe başlarını nasıl tutmuşlar cümle âlem gördü. İkinci yüzyıl siyaseti nasıl olacak bir güzel görüldü…

 

Kendi memleketinde, memleketin tam kalbinde mülteci durumuna düşen ahali suskunluğu yaşarken, çenesi açılan hali vakti yerindeliğin dışa vurumu resmen arap seviciliği. Ataya ve vatana düşmanlık yılın son günleri araplar ve sevicileri sayesinde nasıl hortlatıldı görüldü. Hemen peşine Galata bankerlerinin kitlesel temaşa oyunu. İkisi de yurtsever gönüllere taksim taksim işlendi. Tüm arap sevicilere inat bedevi karşıtlığı yeni yılda artacak izlenimi ilk günden hissedildi. Karşıtlığın sağdan soldan olması hiç fark etmez. Özellikle suud karşıtlığı, günü kurtarmak adına ırkçılık bazında değerlendirilse de hiç de öyle olmadığı, olmayacağı açık seçik belli. Tarifsiz keşifler mucidi olmak yetmez bu kutlu davayı anlamaya. Arabın bin yıldır yaptığı ortada. Her şey bir yana daha dün çöller muhitinde misafirperverlikten uzak tavır her şeyin tuzu biberi. Zaten öznesinden fiiline, fitne bir durum. Mastar ekleri kifayetsiz. Asıl gaye yeni yıla girilirken zamlar ve gamları kafiyeli unutturmak…

 

Elbette suçsuz günahsız diyenler çıkar elin arabı için. Bir maç eğlencesi tertibi hepi topu. Irkçı perspektiften bakmamak lazım denebilir tamam da ya çöl bedevileri. Onlar masum mu? Bu tarihi çıldırışı makul görmek nereye dek uzanır, bir düşünülsün bakalım. Bakalım kameraların gözünden kaçan, objektifin içine hapsedilen neler var. Meydanlar bizim havasında, burnu kalkan mültecilik sosyosiyasal yelpazeye bakalım neler sunacak daha. Öyle sırça odalardan, sırlı beyaz camlar vasıtasıyla ahkâm kesmeler kolay. Sayenizde daha neler görecek bu memleket. Neler…

 

Şimdi bu emperyal hevesler yüzünden geniş halk yığınlarına futbol üzerinden tipik arap milliyetçiliği dayatması yarınları nasıl etkileyecek. Pek yakında yerel seçim var.  Sinsi oyun da bozuldu, o yüzden varsa yoksa bu dokunaklı meseleyi, çıkar odaklı olduğunu hatırlatarak geçiştirmek. Bu da başka bir konu, haliyle en büyük dert. Üç kuruşa tel maşa temaşa. Elbette 1919'dan bugüne geçen yüzyılda bu toprakları yeniden Vatan eylemişlere içten dıştan hiç kimsenin bir diyeceği olamaz. Dedirtmeyecek bir nesil ayakta. Ancak ikinci yüzyılda eski Türkiye mumla aranırken, her fırsatta faşizanlaşan, kafaları karıştıran, sorunlar yumağını büyütenlere de artık destur demek gerekir. Onlar yüzünden koca memleket ortadan ikiye çatlamış, elin arabı yüzünden milli rezalete bulaşmış ve yol ayrımında. İşte budur asıl mesele.

 

Siyasetin diyalektiğini tınlamayan, hisleri cinibiz, hipotezleri kriz, hipotezcileri densiz nifaklara karşı duruş, kendi ülkesinde yaban olmaktır ama şart. Şart kipi, ikinci yüzyılın ilk günlerinde hiç çekinilmeden açılan bayrakları, arap faşistlerin çılgın eğlence sapkınlığını vah yazık diye geçiştirmekten uzak durmak. Ne sağcıya ne de solcuya arap seviciliğini kabullenmek yakışmaz. Elin arabından medet ummayan solun ve sağın bir kalede buluştuğu ikinci yüzyıl siyaseti etkinleştirilemez ise yüz yıllık emanet, yüz birinci yıldan itibaren daha çok zorlanır. Yaşadıkları yaşayacaklarının yanında solda sıfır kalır.

 

Hal vahim daha vahim olanı, hele hele trajikomik tezler ileri sürerek, ikircikli siyaset doktorluğuna soyunmak. Bu hepten ayıp kaçan, kaçamak güreşme. Yeni yılda gündeme sokulan Ata basımlı tişört, bayrak, pankart, köprü bu ilk mesajın vahim bir sonuca işaret ettiğinin artık ciddiye alınması gerek. Bu mesajı doğru okumadan kurgulanacak, ikinci yüzyıl siyaseti çok ucuzcu yaklaşım olur. Akıl tutulması ve siyasal travma resmen devam eder. Onun için yolculuk nereye belli, tam yol ileri. Tam yol ileri…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

EYLÜLDE AŞK, ADALET BARIŞ VE ÖLÜM…

  EYLÜLDE AŞK, ADALET BARIŞ VE ÖLÜM…   Eylül ile özdeştir aşk. En eski alınyazıdır alnı kırıştıran, yürekleri kıpraştıran. Altın sarıs...