TAM SAHA PRESS, YIKILMAZ BLOKSS...

4 Şubat 2024 Pazar

KURT POSTUNDA ÇAKALLAR

 

KURT POSTUNDA ÇAKALLAR

 

Bu gece son vereceğim yalnızlığıma

on yıllardır her şey aynı

hala kurt vakti hala kurt kapanı.

Can dostum her yol bir yere kadar

dosta uzak düşe düşman başına kurt postunda çakallar…

 

Yedi tepesi de düzlenmiş ‘Ey kavgamın şehri’

Uzaklarda ‘El heykelli Ada’da seni düşündüm bu gece

beton yalnızlıkta senle ben yine baş başa.

Hata üstüne hata yaraları derinleştirir

Yıllar yılı beynimi kemiriyor azgınlaşmış faşizm

beyim paşam gücünüz yetmez devrim aşkı sonsuza.

Hala da öyle içim deniz beynim amansız

zayıflamışım kavrulmuşum tutuşmuşum sana ne.

Kurt postlu çakalların iğdiş ettiği gecelere inat

kurtlar sofrası davetlerine bağdaş kurmuşum kime ne.

Soyka soytarı geceler şahsıma ısmarlama

bu gece gülerken ağlar mıyım çıkar mıyım yarına bilmem

bildiğim tek şey devrim sarhoşluğu yakışır yalnızlığıma…

 

Bu gece son vereceğim yalnızlığıma

kendi halim kendi kararım sarıldım mavzerime.

Bunca vakitsiz özlenir mi ölüm tepeden tırnağa

özlenirmiş baktım ki vakit dolmuş 

kurt postunda çakalları bağıra çağıra kendi çukuruna.

Yılışık ulumalarla sürüklendik kavga diyarına

belleğimde hep o haklı savunma

devrimci kimliğim üst üste özgür düşlere.

Kurt inlemesi inleten dinleti nasılsa nasıl

kara kaplı kitabın arka kapağına yazılı sonsuz aşk.

Bir gün açılacak çifte kapan

gene aşk istenirse okunacak ilk sayfasından başlanarak.

Esne nesne kapışması derin uykuya dalana dek

İt dağlaması it dalaşı dertli aşıklara resmî tatil.

 

Bu gece son vereceğim yalnızlığıma

Tatil bitti sadece kendime ait bir gün daha.

Yangaboz yangında taş bile eridi

epidermis depremlerle taş bile değişti 

yamru yumru taş kafa heybeti kurt kapanında beberuhi.

Nasıl da hayatta kalmışlar ve hala nasıl ayaktalar

afallatmak var ya topunu şahsa özel kafa atışıyla

beş yıllık erteleme infazım yanar.

Her kafadan bir çatlak ses kurt sesine karıştı

aynı saçakta titreşen kurt postunda çakallar barıştı.

Kim yaygın yayvan inanca boyun eğer ki canım

façası bozulmuş günler tutsağıyım yıllardır.

 

Bu gece son vereceğim bitmeyen kavgalara

Kurt baklası yakama yapıştı yüreğim yandı

yanağıma kondurulan ıslak öpücük pahalıya mal oldu.

Ateşim alevim devim darılma ama yalazım seni de aştı

‘Ey kavgalarımın şehri’ alışamadım sanki buralara

Devrimci yolda ne kavgalar bir garip kavgacıyım

keskin acılar yıpratamaz artık küllenen anılarımı.

Kavgalı bir kitap var kurt postunda çakallar bile okumadı

yıllar yılı Kavgam’ı övenlerle kavgalaştım durdum.

 

Derdo durum aynı merkezde

‘Kavgamızın şehri’nde kurtlar kurt postunda çakallar.

topuna inat bu gece son vereceğim bitmeyen kavgalara

saltanata inat bu gece son vereceğim ‘yüzyıllık yalnızlığıma’…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

EYLÜLDE AŞK, ADALET BARIŞ VE ÖLÜM…

  EYLÜLDE AŞK, ADALET BARIŞ VE ÖLÜM…   Eylül ile özdeştir aşk. En eski alınyazıdır alnı kırıştıran, yürekleri kıpraştıran. Altın sarıs...