KÜÇÜCÜK DÜŞ BÜYÜR...
Küçücüktür düşler
büyürler büyürler büyürler
velinimetim küçücük kitabevi açmayı düşler.
Okuyup okuyup satarmışcasına
çiçek evi gibi kokan ama kitap satan
İlla ki Beyoğlu’nda.
İstiklalin sol tarafı olsun bari
moda simit evlerinin birinin yanı başında...
Kıyıcığına tutunan kitapçılardaki gibi
ev çörekleri çilekli kek ikram edersin biriciğim.
Kırılmaz camdan tezgahta
eski kırgınlıklar
ve yenilenişin dirilişin dili buysa eğer
açtığın küçücük kitabevine yeni kitaplar.
Kitap defter her gün ocağına düşermişim.
Gün gün teker teker sayfa sayfa
okumacasına yazmacasına güç katarmışım aslıma.
Ederini giderini ödemeden yazar kasaya
şahsa özgü yazdıklarını hatmederim ilk.
Sonra darılmak kızmak yok
Beyoğlu’na
sarılmak sarılmak yakışır beyoğluna.
Çiçek gibi kokan küçümen kitapçıda
tenini hissedersem sol tarafımda
beri dönemem yüzümü asla.
Meğer ne çok istermişim
kitapsever bir kadın
Severmişim sıradanmışçasına ama değil
küçücük elli canan aklıma canıma okuyan.
Kitapçı da kitap sırılsıklam aşk
çiçek ışıkları teras katında açan...
Küçücük bir kitabevi açma düşünü düşleyen
düşkünüm Beyoğlu’na.
İstiklal’in soluna ve çiçek çiçek kokan soluğuna.
Meğer dünyalar kadar severmişim.
Özledikçe anladım küçücük düşlerde büyürmüş.
Büyür büyür ve küçücük bir kitabevi olurmuş...
Kitabına kitabevine kurban
küçücük düşlerimin kadın erkek devrimcileri
İstiklal mitingi korsan...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.