TAM SAHA PRESS, YIKILMAZ BLOKSS...

12 Aralık 2021 Pazar

ZUM VİRÜSÜ, ZAM ATAĞI...

 ZUM VİRÜSÜ, ZAM ATAĞI...


Zum virüsü, son zam ataklarıyla direkt hayatın içine girdi. Yakın plan çekimle son günlerde sanki tonlarca kapasiteli hidrolik pres altındaymışçasına geniş yığınların ezildiği zumlanıyor. Görünen net, millet acayip yoksullaşıyor. Zorbihal akarında akan can suyu tersyüz, can boğazda ve zamlarla birlikte katlanan kötü enerji hayatı vurmuş, devlet babadan hala şefkat yok. Sinerji sıfır, empati hiç, zam zum virüs aleminde zumlanan ise hep  karunsal kayırmacılık... 


Kamusal alandaki kayıkçı kavgalarıyla piklenen zam zum virüsü, diptekilere toptan bilinç kaybı yaşatıyor. Hala ebedi umursamazlık ve muamma edebiyatı. Bu arada busbulanık atmosferde, karşılıklı kamplarda bile hafiften yaşanan ortak endişe, yarınlar endişesi. Millet resmen aş, aşı derdinde. Memleket manzarası ise hala oburca insan yeme ihtiraslı. Yani durum vahim. Merakla zumlanan, çıldırık zamlarla ateşin yakına düşüp düşmeyeceği. Malum zam zum virüsü cin gibi, cins ve cismani. Sayım kıyım listesi de epey kabarık. Kedi kaplana dönüşmüş misali bu karmaşada, millet ortaya karmakarışık geçim derdinde. Yollar dikenli... 


Dirayetten düşmüş devlet baba bu abartılı zamlama haline bir türlü çözüm zumlayamıyor. Dolardan doymazdan sebep ocaklara akkor düşmüş. Dinayetler, yankiler, kankiler, arapiler erketede. Üç kuruşa ballıbörek temsil ikram hevesinde. Tatlı hayat millet için durmuş, kısmi azınlık zamlarla azan zum virüsü vurgunlarını hiç sıkılmadan arsızca devam ettiriyor. Devlet baba, bu virüs çıkmazında sonu belli şaşmaz yöntemle, şaşkın deneysel tekrarlarla tükenmişlik sendromuna zemin hazırlıyor...


Öyle ki hiç düzelme yok hala depresyon dili, ruhsal durum travması, dinsel çarpıtma, miskin mucit içgüdüsü güncellemesi. Resmen kör karanlığa ortaçağ dayatılıyor... 


Öyle bir kör karanlık ki, karataşın üzerinde kapkara akıllılara zum hali. Ultra zamlarla iş mucizelere kalmış. Hep çapraz parçalanma. Aynı hatta boş kafa doldurma edebiyatı, her telden para tutkusu ve çeşnili çapsızlık. Beyin altı hırslarla hükmetmenin ve kuyruksuz kükremelerin sonucu resmen dize getiriliş. Velhasıl vasıfsızlaşma ve vefasızlık. Haliyle hileli detaylarda boğuluyor koca millet...


Otomatik objektif özele dair zum peşinde. İktidar erki geneli etkileyen politik hegemonya ve politik tahakküm kurgusuyla hayata zamklanan zamları gözardı etme telaşında. Ve tepeden ayağa kısır tavırla yıpranıklık. Yaprak kımıldamıyor, resmen kanıyor memleket, millet kan kaybından neredeyse kara toprak.. 


Zumlanan, umu perişanı bir millet. Kanlanan zam zum virüsüne karşı koyamayan bir devlet. Bilindik soru ise şu, nerde bu devlet, nerede bu millet?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

EYLÜLDE AŞK, ADALET BARIŞ VE ÖLÜM…

  EYLÜLDE AŞK, ADALET BARIŞ VE ÖLÜM…   Eylül ile özdeştir aşk. En eski alınyazıdır alnı kırıştıran, yürekleri kıpraştıran. Altın sarıs...