TAM SAHA PRESS, YIKILMAZ BLOKSS...

24 Ağustos 2022 Çarşamba

KÜTLESEL İMHA...

 KÜTLESEL İMHA...


Fiziksel kütledir enerjiyi var eden olgu. Bu oluşum için maddeyi enerjiye dönüştürmektir tüm mesele. Muazzam enerji için ise doğru denklem kurmaktır ayrıcalık. Doğrusal denklem bellidir, enerji eşittir kütle çarpı ışık hızının karesi. Karekökü ise insan, bilimsellik ve tanrı ışığı... 


Yerzündeki her insan tek başına bir galaksidir hem de kainatı var eden galaksilerden binlercesi büyüklükte. Bu öyle bir büyüklüktür ki insan,  Samanyolu Galaksisi yıldızlarının bin katı kadar hücre barındırır bünyesinde. Yani insan devasa bir hücresel bütünlüktür. Bu bütünlük yüz milyon kere milyonluk hücreyi kapsar. Aslı astronomik boyutlu rakamsal bir buluşmadır insanı var eden. Her hücre başka bir dünyadır topu birleşince vücudu tamamlar. Akla sığmayacak müthiş bir enerji harcayarak...


Hücreler saniyede on milyon pilin ürettiği enerjiyi tüketir. Yani bir milyon kadar molekül pili dakikada bir yeniden doldurulmak zorundadır. Yoksa hayat durur ve kütlesel imha gerçekleşir...


Hayatı var eden bu hücresel trafikte beyin hücreleri hariç diğer tüm hücreler kalıcı değildir. Kan hücreleri biraz fazla ömürlüdür. Onların da total ömrü sadece dört beş aydır. Diğer hücreler her an yenilenir. Sürekli yenilenmeyle yedi sekiz yılda vücut tamamen bambaşka hücrelerden oluşur. Bu yenileniş gittikçe yavaşlar hem enerji yetmez hem de fiziksel kütle yavaşlamadan dolayı zamanla yıpranır. Ayrıca mevcut hücrelerin yarısı başka başka mikro organizmalardır. Hatta hücreden küçük bakterilerdir. Vücudun bir buçuk iki kilosunu bunlar çeker...


Fiziksel kütle yerlisiyle yabancısıyla muazzam bir organizasyondur. Bu organizede insanı oluşturan hücre türlerinin kırk elli katı civarında, şimdilik bilinen haliyle on bin tür yabancı hücre mevcuttur. İşte o yüzden bağışıklık sistemini devamlı güçlü kılmak gerekir. Sistem zayıflayınca bünye kuvvetten düşünce kontrol bu yabancı hücrelerin eline geçer. Ve beklenen son, kitlesel imha...


Yerli düzenekte yabancı hücre dengesi doğumdan itibaren üç yıl içinde sağlanır. Emilen süt ve çevresel etkileşimle yararlı yararsız tüm bu yabancılaşma hücreleri fiziksel kütleye sirayet eder ve yerleşir. Zamanla istila öyle bir hal alır ki bu mikrobiyolojik hücreler insani genlerin yüz katı orana erişir...


Kainatın yüzde biri görünür gerçekliktir. Geri kalan görünmez bilinmezlikle kozmik bağlantılar kurabilmenin temel göstergesi insandır. Yani insan muamması çözüldükçe kainat çözülebilir. Onun için beyin doğru enerjiyle işletilmelidir. Eğer beyin verimli işletilirse tüm varoluş meselesi de basitleşir. Kütlesel ve kitlesel imhanın önü alınabilir... 


Fiziksel kütlenin yüzde ikisi üçü kadar ağırlığa sahip olmasına karşın hücreler krallığıdır beyin. Üstelik ddiğer uzuvlara oranla çok acayip bir enerji harcar. Vücuttaki oksijenin beşte birini yakar. Çünkü beyinde yüz milyar hücre mevcuttur. Ayrıca her bir hücre değişik bağlantılarla on bin hücreye kilitlenmiştir. İşte tüm bu sıradışı sistematik yapı büyük enerji tüketimi gerektirir. Yani fiziksel kütle enerjiyi ürettiği gibi tüketir, yaşamı var ettiği gibi kendi kendini de yok eder...

 

Öyleyse kainatın sonsuzluğunda kütlesel veya kitlesel imha aracıdır insan...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

EYLÜLDE AŞK, ADALET BARIŞ VE ÖLÜM…

  EYLÜLDE AŞK, ADALET BARIŞ VE ÖLÜM…   Eylül ile özdeştir aşk. En eski alınyazıdır alnı kırıştıran, yürekleri kıpraştıran. Altın sarıs...