HAYAT SORGUSU...
Yıllardır duygu titreşimleri esrik
gönüllü cesaret metazori tehlikelerle sırtsırta tekdüze yaşam
estetik esli esaret.
Hayat sorgusu çoktandır eksik
ve eksik olası peşpeşe şok dalgası...
İnanılmaz doğurganlıkta endişe
hanelerde davetsiz titrek konuk.
Yatay geçiş dikey aralık
enkazlar ve sahipsiz ölümler.
Vahşi kaypak düzen titri
ulaş ulaş gelinen nokta beterin beteri...
Yer titredikçe titredi
kara gecelere kan rengi şafak
pul pul döküldü ihanet.
Pin kodlu her gece yataklık
ve saten sabahlar
yılların itibarını zedeledi.
Tüm dünya afalladı
afatın defi aval zaval arasına sıkışma
kurda kuşa kapılanma.
Gaflet illet hapı yutuldu bir kere...
Yumuk akılla hiç umulmadık buluşma
hayatlara kağıt gibi buruşma
hakimiyet en baştan yitirildi.
Dimdik uçurum dümdüz diyar
koca kentler kara taştan mezar.
Pikten en dibe uyduruk tedbirsel saçılım
tutkusal deliriş dermansız açılım.
Ciddi tehlike herkeslere duasız defin...
Dokunaklı günler sorgu günleri.
Kimsesiz gömütler
hesapsız ayartmalar
havasız kanatlanmalar tasvir edilemez yıpratmalar
çetele acınaklı hiç ama hiç çekilmez.
Özgüvensiz suratlara tokat üstüne tokat
gözlenen azgınlığın kendi başını yemesi...
Dokunulsa yıkılacak ıssızlıkta
derhal külünden varoluş davası.
Aksi halde tekdüze hayatlar felç.
Olgunlaşan metafor fanus daireler
ruhsuzluk ruhbanlaşısı ablukalar
tek seçenek var reel hayat.
Dile kolay yüzleşilen
dünden yarına hayatı sorgulatan
asla sıradanlaştırılamaz büyük felaket...
Zoru kolay kılmak için her çaba
çare açık gizli yarenlik.
Hayat sorgusu gönül telini titrettikçe
Derdo yaşam ağır bastı yine.
Ve sorgusuz sualsiz direnmek
esenlik için ölme pahasına...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.