KIYAMET SENARYOSU
Ne olur kırma beni hayat
kırma artık.
İpek böceği masalı değil ki bu
allı yeşilli bir kıyamet.
Çıkışsız gecelerde dinlendikçe makamlar
Şekillenir çakma markalar.
Karınca kardeş karışmam artık hayatına
artık kızmam.
Arılar oğul verdiğinde canlanırım artık
karınca kaderince bir yaşama sarkıp…
Ölümlerden ölüm beğenirim
derin uykulardan kalkıp.
Yıllarca hiç üstlenmediğim ölümlerden
bedenime yakışanı.
Aklıma akıl yarıma yarenime nedense hiçbiri
şimdi canın en çektiğidir arta kalanlar.
İpekböceği misali yakınlaşmalar.
Kıyameti beş çala altın köstekli
allı yeşilli bir mekân.
Çalıkuşu yok hecelerimde artık
altın kafeste bülbül
hücrelerimde çalıntı hayat.
Varı yoğu çıplak gerçek…
Ağustos böceği söylesin artık şarkıları
ben içlenir içlenir kıyamet döşenirim.
İçer ki içerim dertleri kederi kaderi
içlenirim kader planı senaryosuna.
Arıların bal verdiği zaman koptu kıyamet
kıymetlenirim artık
karınca kaderince bir hayata aldanıp.
Kader senaryolarına sallanırım hemen
hayat yolunu yarılayıp…
İpek böceği mahsulü sanki bu hayat
allı yeşilli bir camekan.
Buz camlı kalede bir makam
pahalı senaryosu kıyamet
can paramparça.
Ne olur kızma bana artık hayat
artık dayanamayacağım
İçine içine içlenirim ilelebet…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.