ÖMRÜ GÜZEŞTE...
Gecikmiş bahar esintisidir bir nefeste yüreğe dolan
takılır akıl bir kalemde kavanoz dipliye
ömür yakan anıları ileri geri sarar doğan.
Güz çiğdeminin özü donar kan gülleri solar
can fidanlar kırılır ramak kala ölüme.
Ağız dolusu gülmeye hasret yıllar
dağarcığı zorlar kırkyıllık davalar.
Antika komodine sığdırılır ömrü güzeşte...
Sona yakın ömrü güzelleme babında
karasal iklimden kaçılır ılıman iklime.
Akciğerli kırmızı balık ömründen günler
kalan kaç mevsimlik soluklanmadır içe çekilir.
Kaç bahar bitikliğidir sessizce sayılan sabıkalıdır.
Bu saydam saygınlıkta bedeni tetikleyen
ince kıyım ileri yaş delikanlısı aklıdır.
Sıralı dağları efelenen deniz yutar
sılayı duvara özenle iliştirilmiş fotoğraflar yakar.
Buzdan beter bir kış evinde harlanır isyan
güneşe akınlar ısıtır ömrü güzeşteyi....
Yırtılır kalpazan kainat kara deliklerden
gökkubbe korur yersiz yurtsuz Yunusu.
Doğan isyanları nurlu gezegenler durultur
izler gizler dökülür ay yıldızlı kalıba
yaldızlı kaplara saçaklardan akan sular.
Aksular göletlere göletler göllere
göller denize denizler okyanuslara
okyanuslar kıtalara taşınır. Özgürleşme bağlamında dünyanın zahmeti.
Ömür elverirse evrenselliğin kapısına dayanılır
ömrün özü erken büyünür geç yaşlanılır.
Asla ve kata uslanılmaz sadece usanılır.
Damarlar ateş kırmızı ufukta atlas yelkenli
erkenden sonsuzluğa diklenişin sonu besbelli.
Boş güvertede hayıflanır matemli çağrılar
hafızada saklı diyara şen şakrak gidilir.
Sonun başlangıcına güneş kıvılcımlı ömrü güzeşte...
Güz vakti bir başka sevilir güzeller şahı
her sevide yitik kuşak ahı. Gençliği tarihe karışır isim cisim beğenmezlerin
şansı yaver gitmeyenler haneden düşülür.
Ölümsüzlük gözlerdeki kanlı yaşlara hapsolur
deniz gözlü karazıpkalı zıpkın ölüme kayıtlı.
Ay kızıla çalınca kısmen kıyamet havası
arka fonda toptan kıyam faslı.
Ayrılık senfonisi ömrü hazin
aykırılık manifestosu ömrü güzeşte...
Yürekleri dağlar ateşli zirve buluşmaları
kızgın lavlar değdiği yeri dondurur.
Toprak üşür su donar akıl buzlanır
şahika şahlanır şahlar da vurulur.
Buzdağına çarpan ayışığı kızıla çalar
Köprü altları kader çıkmazı
keder fetbazlığı
herdem ölümsüzlüğe dirilir ömrü güzeşte...
Dem servet dam kerevet senlik benlik darlık varlık bir yana
hızla atılan voltalar geçkin yaş tesellisidir.
Tüm enerjiyi kurutur kutlu matem
karlı dağlara hazla yükselir yürek çıkmazı.
Keskin kararlar çağ açar çağ kapar
sokma akıl gudubet günler girdabına kapaklanır.
Yar yaren narı aşk tanımaz ömrü güzeşte...
Her bahar akla takılır en güzel şiirler
şiirsi öykülerle en güzel çocuklar büyütülür.
Acıklı melodramalara birlikte ağlanır
iyi kötü güzel çirkin finalinde arkaya yaslanılır.
En güzel sevgili biriciği cananından ayrılır
acı gerçekliğin bir adım ötesi ömrü güzeşte...
Ömür törpüsü Aksunun denize döküldüğü yer
mayıs bulutlarının denize ağladığı yer.
Kekik çiği çimenler ateş hüllesi
kırık kalpler kaynar kazan
aklın erişemediği sırlar direkt kabristan.
Kırklar kapısını açar kapatır ömrü güzeşte...
Her bahar defne yaprağıyla defnedilir anılar.
Canlar canı aşk elinde sevgi dilinde mali hülya
sevdanın bam telinde ömrün özü.
Bir avuç saygı için feda koca bir ömür
altın boynuzun kıpkızıllığına serpilir umut.
Kültozlar kızgın mavi atlasa yağar
hasretinden mermersi suretler yanar.
Süratle netleşir hayaller birlenir buz mavisi gök
ebemkuşağı saplar dünyaya yaşlanmışlık süngüsünü.
Yaslı ve yaşlı şehirde ömrün son demidir
can feda canan yoluna bir ömür harcanır.
Halesi lalesi harç biter ömür paydos
öğrenme yaşı aceleci ecelle cebelleşir.
Özgün öğütlerin gölgesinde ömrü güzeşte...
Derdo deniz derya dağılır son bahar meltemi
darağacında soluklanır ömrü güzeşte...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.