BİR YUDUMCUK SEÇİM ZEHRİ
Yudum yudum içti hayat ahir ömrümü
bir yudumluk el heykelli geçim şehri
bir yudumcuk seçim zehri
yuttum bir kez daha ömrümden ömür gitti.
Yıllar yılı kitaplık seçkilerinden geçtim
manifestolarla yoğruldum
yarı yazılmış kutlu dirence savruldum.
Aslı hu nesli hu aynı terane
seçim ayıbına rest çektim
yumruk yumruğa
teoriler bulanık pratik yanlış
sanki bir yudumcuk mutluluğa dağıldım...
Perde perde mantığın boşlandığı yer orası
ortam gergin varsa yoksa seçim kargaşası.
Ege'de bir genç soluk soluğa
Denize yakın güneşi izler akın akın.
Kara kazanlar kaynar kızıl alev üstü
ozanlar yandıkça yanar kurur nefesi
kurulur gençlik en devrimci pozda...
Dilsizliğin yolu dile şahkulu
güle sarılış özlemi dağ yolu
Tülüşah mevsimi sinemde sarımtırak mermi
büyür de büyür gözümde hayat.
Sığıntılar seçkiyi elleyince karış karış
karışır dünyalar hızlanır sona varış.
Bir başka bayar işte o zaman acılar
portakal bahçelerine sıçrar şatafatlı heves
bir atımda kesilir nefes.
Her şey sevdalar ah o sevdalar yüzünden
fiyatı ucuzlayan fiyakalı yöneticiler yüzünden...
Seçili hayat bir yudumcuk bir yudumluk zehir
yurdum insanı bol keseden harcamış
hava bozmuş bozulmuş insanlık.
Olanları anlatır sayfa sayfa kitaplar
kitaplık seçkileri manifestolar onlardan utanır.
Tek kalemde geçilir ömrü hayat
Derdo şiir şiirsi suyu bal şeker nehir
seçim denilen iki yudumcuk zehir.
Kalan ömrüme ilave bir beş yıl daha işlenir
şehrime yurduma yudum yudum geçim şerbeti...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.