TAM SAHA PRESS, YIKILMAZ BLOKSS...

10 Temmuz 2023 Pazartesi

GÜN AĞARMADAN GEL



 

 

GÜN AĞARMADAN GEL

 

Ağaran gümüş sırma saçlarını çöz şarkılara

rengi kesik yaz yağmuru bulutlarına töz ara nağme.

Ağırına gitmesin gündönümünü gördüğünde ağlayan güller

vur geç notalara ağlanacağa güldüğünde şen bülbüller.

Usuldan usulünce uzat başını sengin maviye

bulut maviye çalar göğe uzansın nutkun tutuk hali.

Unutma rast makamında bir tesadüf görürüm seni…

 

Kırlaşan görgülerini dağıt denizlere

kısırlaşan döngüde ısıt güvercin kanatlı yüreciğini

okyanuslara zünnun ruhuna güz güneşini ekle.

Gücenikliklerinden saç kurtul

ağır kusurlu düşlerinden sıyrıl

ağıtlarını sırala sıra dağlara absolite frekanslı

nota bene dağıt sal kendini bana gerisine hiç aldırma.

Sultanıyegah makamında göz nuru sultana ağırlarım seni…

Gez gör arpacık üçgenindesin zühal

korlaşan yüreğinle kurut gözyaşlarını.

Fora forsake gün ağarmadan düş yollara

estiğinde fırtına karayel yetiş site kent duvarına.

Adını unuttuğum cancanlı caddelere dal

tek yön çıkmaz sokaklara gir son bir umutla.

Korkma sonsuzluğu topla ekinoksu arşınla adımla.

Buselikaşiran makamında bulurum seni...

 

Gün sektirmez gökten yağar imleyici mermiler

irkilme kuşatılmışlığın kavlak kavşağına da uğra.

Usunda usturuplu ustura ağzı mazeretler bulunsun

hayata dönüş sapağını ardında koy hızla geç.

Yavşaklara aldırmadan dümdüz ilerle maziye

sağa sola hiç sapma tünele ışık direkt biz.

Müjgan mahur makamında beklerim seni…

 

Kurtarılmışlar kıyısında kısadan hisse mola ver

sıtkı sıyrılmış mostralardan hemen kop tez uzaklaş.

Gel adını unutana çık uzaduyum ekseninden

sekmez lüvere adres soran mermi gibi

Tomris gibi ışkın gibi zıpkın gibi tek parça.

Bir kızıl goncagül saba makamında tutarım seni…

 

Adın gün ağartan olsun benimkisi merman

aman dileyene hummalı nota okuma seansı derman.

Karayazım amazem ağarmış saçlarında güz güneşi

Agora meyhanesinde vur kadehe sarhoşluğu.

Doysun dostluğa can cana yalnız yoldaşlar

sızan Suzi suzinak makamında dinlerim seni...

 

Nakarata bağlanan geceyi kışkırtmadan içelim meyi

üfleyelim akşam serinliğinde yar kokulu neyi.

Yar yoluna içilmedik karafaki kalmasın

gün ağarmadan dökül dakikalar evvel gel

artı kaç yıl kalacaksan kal masamda arıyanım bulanım.

Arımanım savruk gönlüne kanma bu kez

kavuştak makamları işle içine akıllım

yaralı gönül kuşum neva makamında gözlerim seni...

 

Hatırlı konuğumsun hatırlım hatıralım göğsü tuğralım

aldırmasın gönlün gümüş buklelim başın öne eğilmesin.

Hayat ışığını kapatıp tam temiz uyuyacakken

sende ben ekranımda sen Arasat akranımsın hatırla.

Yine uykum kaçtı aklımda yollara düştüğün ilk halin

söz pınarıma mihrab divan sazıma mızrabsın

son günüm de olsa hüzzam makamında bestelerim seni…

 

Ey yolcan bırakmam bende seni sen de kal bende

eyvallahsız düşülen yollarda yıllar evvel bir gün

ağarmadan daha yeni gün eski güncelere

misliyle misilleme mısralarda kaybolmuştum.

Korkum ‘ak gün ağartır kara gün karartır’ metaforu

adını unuttuğum maral atmosferi tara tozu dumana kat ara

beni bende sende beni bulduğunda sarıl asla bırakma.

Daha altın tozunu yutmadınsa dal hayallere perdele

haller hal değil limoni bal zencefil zerdeçal karışımlı

doğru segmentinim segah makamında içerim seni…

 

Değişim sürecine kapılınca üç bentli balatlar

delişmen beyitler rubailer kıtalar soneler

yarım debriyaj baskı balata sıyırdı şiirsiler.

Zaman kapı dışarı tan alacası serinlik makamı

şarkıları pembe panjurlu pencerende sakın üşütme.

Sen sen ol dünyada değişmezleri değiştiren ol

balaygülüm ölümü gör hep öyle kal rotası belli.

Bestenigar makamında şehnaz nağmelerle notalarım seni...

 

Sol majörüm mevkisi makamı değişmeyene makam

en dik bir o kadar da yumuşak hicazbuselik.

Sert coğrafyadan vaz geçip el heykelli adaya göçsek

adını anımsar denize karşı nihavent haykırırım seni...

 

Gün ağartan olsun namın sor öğren maşuk nedir

hala ‘senede bir gün’ makamında meşk eylerim seni.

Derdo adın deniz olsun yeşil bakar gözlerin ahdım

makamın muhayyer andım ağarmadan evvel öylece gel.

Gün ağarmadan gelemezsen eğer aşk makamı şedaraban

şebnur yalnız benim için ‘Tanrının yazdığı şiircesine’ şiirsi

ayla güneşe yürük semaisi makamında yazarım seni…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

EYLÜLDE AŞK, ADALET BARIŞ VE ÖLÜM…

  EYLÜLDE AŞK, ADALET BARIŞ VE ÖLÜM…   Eylül ile özdeştir aşk. En eski alınyazıdır alnı kırıştıran, yürekleri kıpraştıran. Altın sarıs...