UNUTMADIK AKLIMIZDA TARLASINDA EKİN
Orak ayı orda burda budanmış yakılmış yıkılmışlar
ölmek var durmak yok dermiş hala desinler.
Madımak tarlasında ekin ırgatlığı
ısmarlama katliamlara damak tadı
kendine has şiirsileri varmış desinler.
Şirk cambazları elinde ateş ateşliğinden utanır
şirret şirketler utanmaz şeytan desinler.
Utanç düşkünleri aşkı sazı sözü yaktıkça
çekiç aklın örsünde isyanı döver.
Derdo kırklar kapısı dertler piri
unutmadık aklımızda tarlasına ekildi desinler...
Yangın nesliyiz neresinden tutsak kızıl alev
kurşun kalemle yazacak defterim yoksa
asla çıkmam uzun uzadıya yolculuklara.
Kelimeler kokteylinin eşsiz tadı damağında
akıl kapısı var desinler manzumlarında.
Madımak kokan elleri öpsün şiirsilerim
varsın desinler şiir yakma divanesi diye.
Şiirsiler yazacak bir kalemim olsun yeter
çekmem içimi kafa kağıdım eski diye.
Kalemim değer dağa taşa uçlanır aşk
yazarım duvarlara seni kanımla tırnaklarımla...
Canlar yandı tenler yandı ellerim yandı
mürekkep şişem kırıldı. Gözyaşım kadim kelimeleri toplayamadı
diller lal dondum kaldım
aşkın varsıllığı vuslat.
Sılada sıraya koydum iç yangınlarımı
sınaya sınaya sarsıldım el heykelli adada.
Acil çağrılar vurduğunda gece yarısını
geceler sahipsiz günler sahipli
ellerimde ay ışığı çakıl taşlarında güneş saklı...
Mevsim orak ayını vurduğunda
gün döngüsü akılda som mısralar
unutmadık aklımızda son nefer nefesi.
Derdo madımak kokan ellerde kan çiçeği
malum madımak tarlası ekin ırgatı öldü
masum öldü ama ölmedi desinler...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.