BİR ACI KAHVE HATRINA
Bir acı kahveyle yürekten taşanlar tüm hatıram
hayal gücüm kırıldı vefatlarla.
Yazamadım kalem dondu kaldı vefadan
yakınlığın bu kadarı ciğeri yakıyor fazladan.
İçime yapıştın muhabbet kuşu şakımasıyla
çek elini çiçeğini yüreğini üstümden.
Üyle incindi ki önceden beridir belleğim
canan içli bir şarkıyla ağlarken
hazalım çek hazel gözlerini gözlerimden.
Çık güneş ışınlarının ısıttığı dünyamdan
uzaya uzayan uzafire etkini sil kara tahtadan.
Bir çırpıda ak sular gibi buharlaştı sevgin
yamacımda bir başka sarhoşluk bulutu.
Çıplak hafızama kazınmış eksik hatıran
lütfen bana bir acı kahve daha
bu vefatlar sağanağında ayılmak haram...
Hayal gücüm gücendi beter vefasızlığa
hala kırkımdan sonraki ilklerdeyim.
Her şeyin ezberimde usulca usumdasın
hayal gücüm kırıldığından anlatamayacağım.
Sanki doğayı anlamakla eşdeğer özgürlüktesin
hayat sosuna karışmış altın renkli bilgilerdesin.
Ben hala hayata kımıltısız hallerdeyim
hayal kahvesinde mermeri kırık masada
kırk yıldır kırklar kahvesini beklerim...
Hayat askısına asılı bir fincan acı kahveyle
sade hayata dair izini sürdüm.
Upuzun gecelerde aslım soluksuz keyifsiz
kehribar aşklarla iç içeyim.
Sürüklendiğim yüzleşmenin yapayalnızlığında
göçü göze aldıysam senden gizli
sessizce neslime doğru yolculuktayım.
Ardımda eşsiz siftahlık festival
iş işten geçmeden iştahla
asıldım hayata.
Sırlarını gömdüğün delibozuk gecelerde
akıl danesi kızgın susma bir daha.
Bedensiz sevişmeler uykuda ölür
cellat pusu kurar telvesi bol rüyalarda...
Cigara dumanı halkasında unutulmuş resimler
cilalı umut öyküsü kazanına kazındıkça
bıçak gibi kesilir nefes.
Renkli vesikalıklar tatlı sert titrer
kamplaşmalar telaffuzu zor uçurumun başında
hiç bir şeyle kıyaslanamaz çapta kötümser.
Un ufak kırk yıllık hatıralar
yapboz tahtasında en mutlu günler.
Zehir zıkkım hatıralar sapağında
yangın merdivensiz mekanlardayım.
Ötede beride her telefon zırladığında
hala aşırı terler ellerim...
Adaya karşı ateş dansı yapılan pistler
deniz boyu cam göbeği mavisi
ve florasan pembesi fotoğraflarda.
Pantere dönüşen kedi kıvraklığında
dibe çekiliyor yaslı gönlüm.
Böğrüme saplanmış kör kurşunlar
buruk yalanlamalara ömür boyu kontrolsüzüm.
El heykelli adanın cazip görüntüleri aklımda
adamım yılancı burnunda pinokyo tahtında.
Damağımda tedavisiz acımtırak tatlar
yanlış teşhis kurbanıyım öyküsüz zirvede.
Derdo aklımda kalanları asla unutmayacağım
şiirsiler diyarına varınca canasız bedenim
ziynetim zehrini akıtır adam akıllı.
Bir fincan acı kahve hatrına kırk yıl
hayal gücüm kırklar meclisinde kırıldı...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.