TAM SAHA PRESS, YIKILMAZ BLOKSS...

29 Kasım 2022 Salı

PALAVRACI

 PALAVRACI


Palavralar atılır pembe mor palas pandıras

her lisanda her aksanda

akşam alacasına yerleşen damlarda.

Aksayan akıcılıkta akkor şarlatanlığında.

Kim bilir hangi aksana karışır

hangi sabırsız sonsuzluğa taşınır.

Delice esen rüzgar sesi

karmakarışık palavralarla kıvranır.

Kuytularda pazarlık yalanı

sürekli kaynar cadı kazanı

Dünyanın bin bir haline ek memleket ahvali.

Denizin öte yakada portakal ağaçları

yürek sızlatan portakal kokusu

sarmalar tüm yalnızlıkları.

Hüzmeli hüzünler

hızmalı huriler girdabında

pembe mor palaslarda patapat

palas pandıras palavralar sıkılır. 

Her nedense her seferinde ayni laf 

safi gaf

kanmışlar gergefinde saf üstüne saf.

Hangi akıllı anlayacaksa

anlar korkusundan

paranın mor rengine yamanma

paçoz palazlanma gizemli zırıltı.

Zırf delinir delinmez

yanık tenli bir gölge vurur palavralara 

damgası kızıl dağlara

simgesi lacivert kara denizlere.

Rengarenk yalanlara kırbaç gibi iner gökmavi 

yeryüzü havalanmaları vip misali 

boz taylar oylum oylum seyirtirken

serfler er vakit ekinlere.

Sapsarıdır mısır püskülü aykırılıklar

hafiften kızarır güneşe uzatılan yüzler.

Neyle ölçersen ölç artık palavraların şiddetini

isli paslı kaç karış, 

deniz miliyle kaç kulaç, 

kaç arşındır arşa doğrultulan 

hiç mi hiç farketmez.

Yalanı doğrusu yığınları yanıltır

uzaya yayılan atılganlık kaptan köşkünü yıkar 

kaptan kırk kırık palavraları yutar.

Kıytırık boşluklarda deniz canavarları türer

avantalaşmalar pazarına avatar tabakası.

Büyüklere film pazarı

kor sahneleri kof

sahipsiz semtlere ucuz oyalanmalık.  

İnci küpeler toprak küpte nazarlık boncukları cepte

karesi küpüne eklendikçe

kesilir doğranır bantlanır film yılışık apıştırma hazzına eşitlenir. 

Palavrası bol palavradan filmler.

Patlayan mottosu açlıktır 

taş baskısı kitaplara siyasetname

bir bir yürekler mühürlenir. 

İlahi tarzda palavralar parlatılır 

prenses palasında palas pandıras satılır. 

Dünya galasında atıklardan beslenir 

küçükten büyüğe üç boyutlu gözlük

veteranlara felç maskesi takılır.

Palavralar kafesi küfesi boş

her lisanda her aksanda

insanla insan yarışır 

daima insancıl olmayan kazanır.

Günah hafifleten günbatımına 

uğultularla uğursuzluk yaftalanır.

Bunca laf arsızlığına lafazan anısızlığa

kim inanır.

Yeldeğirmeniyle tek tabanca savaşanlar

tabansızları üç mermiyle kovalar.

Palavralar paslanır 

pembe mor mavi küre pislenir.

Bağrında sapsız pal sokağı kaması.

Bedavaya satılan palavralar en kanlısı.

Konu gayet açık 

ganimet ayet gayretlilerine 

gül pembe kimlere yakışır. 

Mert dayanır kim kaçar

palavra tanrısına palavracı periler planlanır.

Yakın plan sırnaşık sarılmalar 

yılışık pelit altı elitliği.

Can seli cin salı paravanlar 

kum seli palavralar usa payandalanır. 

Kasıtlı kanıtlar 

bil cümle kayıtlar

deniz ötesi kaykılmalar

küreksiz kayık malı... 


Karşı yakada açar portakal çiçekleri

portakal kokusu makiliği geçer 

Durma yolcu patikayı takip et narası

havası suyu kokusu eşsiz ıtır

yolcu ciğerine ciğerine çek...

Mavi mora kadar portakal ağaçları 

port çiçek bahçesi portakal kokusu

palavralar palasında

palas pandıras derdest korkusu. 

Açılınca sır perdesi orda kal

portakal öncesi papaz yortusu.

Tortusu topuzu akla işlenmiş

pembe mor mermerden

portakal prensesi yontulmuş

düşlere mezar kaçkınları.

Tek atımlık düşlere karışanlar

satanı şeytanı satan

cadı kazanı dünyaya

dünyanın palavrasını yakıştıranlar.

Lisanı harbiyle topu sonluğunu toplar.

Palavracılar çarkında felek

palavracıların elinde memleket

palas pandıras palas sarsıntısı…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

EYLÜLDE AŞK, ADALET BARIŞ VE ÖLÜM…

  EYLÜLDE AŞK, ADALET BARIŞ VE ÖLÜM…   Eylül ile özdeştir aşk. En eski alınyazıdır alnı kırıştıran, yürekleri kıpraştıran. Altın sarıs...