TAM SAHA PRESS, YIKILMAZ BLOKSS...

10 Ekim 2023 Salı

İKİNCİ HAMLE İLERİ İZLEME



 İKİNCİ HAMLE İLERİ İZLEME


Terkeylemişim içimdeki dağlık araziyi

varlık olsun dağlar anası aycan velinimetim.

Nereye olduğumu kimseler bilmeyecek iyi mi

füzeler sallanırken Filistin semalarına.

Saklanmayacağım artık sayende biriciğim

gizli sığınaklarım olmayacak hariçte dahilde

zamanla yarışıyorum artık Haliç'te.

Elden ne gelir başkaca

Gar'da patlatılmışken barış.

Her kulaçta içten dışa genlerim teyakkuzda

kirli bir bombardıman bu

belki tek parçayım ama

nefes alamıyorum altın kafeste nefes

terk ediyorum dışımdaki bağlık araziyi…


Arazide arazan bir durum yokuşa vurmuş

kuru üzüm taneleri gövdemdeki kuş

kurşun gibi ağırım yalnızlığıma.

Yarı aralık gözlerimde tek bir hayal

her hayalden fışkıran binlerce resim

kazan kaldıranların kazındığı operasyonlardan kalma.

Dahası draje draje büyük projeler

yine de hayallenirim yarınlara

avuntularla yanarım yakut gözlüm.

Yahut ardıma baksam ne değişecek ki

ne aykırılığı bu ne biçim savaş bu

gün gece denkliğinde uçuşuyor ölümler.

Güneşin güdümündeyim sadece

coğrafyanın yumuşak karnı delinmiş

her arızan saf güzelliğe yazılan mutluluk

muştularım güle diken derinliğinde...


Yediveren bir hayata aşığım ben

aşkı memnu geçti gitti Yeditepeliden

artık hangi bakir arazi kabul eder ki arzımı.

Ar damarım çatlamaz çelikten damar

asla aç gözlü olmayanlara kapı duvar.

Doğadan tek talebim var terk-i diyar

yadellerde yarına kalmazım zahar…


Dağlara dikkatim azaldığında hayli kızarım

kızgın çölde hayal kırıklığı avlarım.

Enine boyuna dikkatliyim ve hakkıyla yaşarım

kitabımızda ihanet yazmaz bizim hazalım.

Hazanımı yaşayacağım ne kadar sürem kaldıysa

varsın olsun çölde dağda bayırda varım

aynı hizada olacaklara çok ötede hazırım

olmuşa değer rastlantılara az ötede nazırım.

Öttüğünde altın kafeste bülbül

gülüm olmuşları ikimize de yeter bağımın.

Bağ bozumundan dağ tozuna

neslime emanet tam bağımsızlığı yazarım.

Terkeylemişim içimdeki saflık arazını

ileri izlemedeyim tam yol ileri...


Tanklar ilerliyor bedenimde kara paletli

kulaklarımı tıkadım pamuk bombalarına

tek renk hakim gözlerimin algıladığına

can beyazı kan kırmızı.

Bilinç sızıyor göz göz gözeneklerimden

tek hamlede toplu linç gözesi.

Boğazlara takılan boğma kızılcık şerbeti

şiirsileri tercih edip yutan

şirretlik şirketinin bal gözlü gözdesi.

Gözlerimin çapağında çıplak dünyalar

doğrulmaya çalışıyorum dağlık arazide

arzın merkezinde canlı bombalar

iki ayağımın üstünde uyuyor deniz.

Saldırıya uğradığımda eğer ben de saldırmazsam

natürmort sahilinde yatana hatrım kalır…


Hal hal değil bilirmisin halden anlayanım

bu halde nereye gidebilirim bilemem.

Surlu suali sormadan olmaz ama sustum

dört bir taraf kan gölü kirli savaş.

Aklımda sırrımda yan yatan ide

zaman sıçratsam gelsem sana baskısı.

Sınırları geçip aşıp

aşkla dolup

insem koynuna dolup dolup sellerle taşıp.

İçimde bu har şu nar olmasa dünyalığı zayıf bu harp malulünü

koşulsuz kabul eder misin tasası.

İster misin tası tarağı tamam rüyana beni

bu dümdüz edilmiş bedenimi

eksiği devasa dimdirek cansız enkazı

çoktan canı çıkmış şu çıplak meftayı.

Maralım mezarım balorman eteklerinde

bir avuç toprakla saklar mısın mahiyetimi.

Gümüş tepsilerde sunulan gizli tanıklar

tapınak sunaklarına yatırılan gizli günahlar

hayata pembe gözlüklerle bakamam artık.

Şimdiden sonrası ziftin peki

kapkara tanklar ilerliyor bedenimde ilik ilik...


Un ufak kemiklerim üşüyor

donuyor kanım

savruk alevle sevişiyor pamuk bombaları

damarlarım genişliyor  patlıyor.

Beynimde aynı afili kimlik

belimde kabzası aynalı beylik

alem biliyor zor zanaat devrimcilik...


Kalem düşmek üzere evden evvelden

kalem düşmek üzere yumuk ellerimden.

İçimde zerre korku yok korkusuzum

ekin tarlalarına asılı pırtı partal korkuluğum.

Kartal bakışlım koşu yolu tanklar güruhu

kör kurşun vızıldayışından kulaklarım ağırlaştı

yine de duyuyorum beyim hitaplarını.

Hıyanetler kara kitapları deliyor

kalemci tek hakimi gözlerdeki alışkanlığın.

Düştükçe düş sızıyor gözeneklerimden

pembe pembe deniz

güneş renginde dehliz

görmeye çalışıyorum yeşil gözlerinden.

Sürüyor ayakları sürüyerek ufka ilerleyiş

sana gelişime içerleyen içlendikçe ilerleyen

ileride unutulmayacak olan sanki benmişim gibi.

Kahrolası ilk hamle hamlığımı giderdi

ikinci hamle sonbaharım

sonsuzluk ileri izleme girişimi.

Fırıldak füzeler yağarken Filistin dağlarına

Derdo dağlar kızı reyhan tek tesellim.

Terkeylemişim içimdeki bağlık araziyi

Arafta nereye olduğum besbelli

adres adası dağlık arması el heykelli…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

EYLÜLDE AŞK, ADALET BARIŞ VE ÖLÜM…

  EYLÜLDE AŞK, ADALET BARIŞ VE ÖLÜM…   Eylül ile özdeştir aşk. En eski alınyazıdır alnı kırıştıran, yürekleri kıpraştıran. Altın sarıs...