TAM SAHA PRESS, YIKILMAZ BLOKSS...

2 Ekim 2023 Pazartesi

ÖMRÜN DENİZ OLSUN



 ÖMRÜN DENİZ OLSUN


Dilerim hiç bitmesin Deniz ile beraber geçen ömrüm. Bitecek bir gün mutlaka zaten zaman hiç durmadan su gibi akıyor. Bir çırpıda geçer gider sayılı günler. Termin çöker, ömürlere bedel hikaye ölür. Deniz kalır... 


Hikâye, bembeyaz bir kumaşa minnacık cıscıbıl

sarılmakla başlar. Baştan sona hep ilkler ilkler yaşanır. İlla ki iyi kötü yaşanır yaşanır ve sonuçta üzerine hayat perdesi üflenen nefer düşer. Nefes çekiliverir. An gelip çattığında Deniz canda, Deniz akılda, Deniz yürektedir. Sadakatle sessiz sedasız sahneden çekilmeyi bilmektir mesele. Derdo çekilir, Deniz medcezir...


Mesele ömür boyu hiç çekinmeden ölüme, ölümüne ölümsüzlüğe yürümektir. Efelik gönül rahatlığıyla bilinmeze gidebilmektir. Mahirlik masmavi gökte parlayan güneşle, lapa lapa sonsuzluğa çağlamaktır. Çoğlu çoğulu, eğrisi doğrusu gün Denize doğulan gündür. Gün Deniz'in doğduğu gündür. Kömür gözlü ömür perisiyle tanışma anıdır tan yerini ağartan. Devamı yalınkılıç ufka seğirten hırçın dalgalarla geleceğe umutlanmaktır. Yarınları çalanlara, güneşi lekeleyenlere ecel şamarını çarpana dek ecdada yakışanı yaşamaktır mesele...


Mesela ceryana çarpılana dek sultanlıktır ömür. Son soluğa dek durulmaz yürek. Güngüne yüreklenilir, duyulur duyulmaz fısıltılara, fasılaların anımsattığı sus telkinine ağırdan ayaklanılır. Ayakta kalınan son etapta tek güncel etki sonsuzluktur. Soysuzluğa isyandır. Gerisi koca bir yalan makamıdır...


Yalan makinalarına karşın makamı sahici kılan Denizdir. Buz tutan yürekleri kavurur dehşetengiz güzelliği. Kör bıçak gibi göğse saplanır. Şahlar şahıdır Deniz. Göksel sakinleştiricinin öğütlediği kıvam, ayrımsız ve katıksız en yüce histir. İçlenmeye tek sebep, tohum serpilen mevsim peşine filizlenip, ekim üçlemesine bir avuç doğandır Deniz. Derdo kızımdır. Deniz kızıdır kızım...


Denizin denize düşen şavkı iyi ki doğdun tekerlemesi, kızıl toprak ve güneş tenli yaprak güzellemesidir. İki dünya bir yana, derya ortadan ikiye, bir o yana bir bu yana 'iyi ki doğdun Deniz' güncellemesidir. Ekim devrimidir Deniz. Deniz devrimdir…

 

Doğum ile ölüm arasına sıkışır kahır yüklü ağır anılar. Göksel anlaşmalar Denizin derinliğine yansır. Yürekler dayanmaz zor soluklanılan tılsımlı gün batımlarına. Bir batında doğan dalgalarla bütünleşmeye can dayanmaz. Çünkü en hakiki hazine, gökkubbe tam yıkılacakken ufka doğan Denizdir. Kızıl yalazlı bir siluet gibi kristal kubbeye asılan renk doğaçlamasıdır. Gecikmiş hakikatın ilk belirtisi ve hiçten gelinir hiçe dönülür repliğinin içselleştirilmesidir. Her insanı erken yaşta büyüten, insanlık dışı tırpanlara varoluşçu isyandır... 


İsyan büyüteçsiz büyüdükçe insancıl türküler tutkuyla söylenir. Söz meclisten içeri ve dışarı sarkar. Umuda sarkan zalimlere söylenecek söz, zulme edilecek sitem bellidir. Dilde naz elde haz kalmaz. Geleneksel sistem uyarınca yaşlanılır. Ardında giz değil, sonsuza kalıcı iz bırakan eylem kuşunun kanadında kanar yaralar. Yaren ılıman bir serinlikle tutar yakadan. Bir yakadan, karşı yakaya koca ömürler hayal olur. Beş paralık sistem çöker. Sis çöker çökmez hüzün dağılır ve ayakta bir tek Deniz kalır. Kalkar El heykelli adayı kucaklar. Kaldı ki bilinmeze yolculuk kapıyı çaldığında önce düşler kararır, sonra kızgın güneş denize düşer. Yol tükenir, yolcu yorulur ve ömür perisinin yolu gözlenir. Deniz yerle yeksanım çabuk gel duası dillenir. Dil susar... 


Yeryüzünde güneşin tutulduğu gün, Denizin doğduğu gündür. Günlerin getirdiği ise devasa kavga. Bitmeyen kavga nerede ise yol da orayadır. Gök gürülder, yer yarılır, başı sonu bilinmez çok sesli notalara basılır. Yüreğe dokunan nice şarkılardan evla şarkı, Deniz şarkısıdır. Söylenir, dinlenir, eşlik edilir ve sıra dışı sözleri sonsuza dek havada asılı kalır...


Asıl olan giderayak elası ve edasıyla, cefası ve sedasıyla, yangısı ve yankısıyla, efelenmesi ve efendiliğiyle, aşkı sevdasıyla rengarenk mendirekte buluşulan sadece Denizdir. Varlık nedeni ile yokluk nedenidir. Onca yılın en yalın beklentisidir. Karadan denize ulaşmaktır. Denizden göğe varmak. Bir kalemde okyanuslardan vazgeçip Denize koşullanmaktır. Salt Deniz içindir tüm uğraşı ve çaba. Deniz, kor demir kör duvar çıkmazında yürekten bağlanılan tek renktir. Öyle bir renk öyle bir ahenk ki tek başına rengârenktir. Ana renkler pınarıdır. Dillere kelepçe Deniz koptu geliyor, ben koptum giderim iklimidir...


İklim buhurum, ilkim dengim,  ilgim derdom, ekim üçlemem, ömrün Deniz olsun...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

EYLÜLDE AŞK, ADALET BARIŞ VE ÖLÜM…

  EYLÜLDE AŞK, ADALET BARIŞ VE ÖLÜM…   Eylül ile özdeştir aşk. En eski alınyazıdır alnı kırıştıran, yürekleri kıpraştıran. Altın sarıs...